prof. Dr. Cem Terzi, “Maalesef gençler için alarm zilleri çalıyor” diyor. 2023 yılında yayınlanan bir araştırmaya göre, 1995 yılında kolorektal kansere yakalanan her 10 kişiden biri 55 yaşın altındayken, bugün tanı alan her 5 hastadan biri bu yaşın altındadır. “Kolonoskopi kolorektal kanserin önlenmesi ve erken teşhisi için harika bir araçtır ancak biz onu yeterince kullanmıyoruz.” dedi.
ANNESİNİ VE KARDEŞİNİ KAYBETTİ
Mardin’de yaşayan Onur Cevheroğlu (26), Aralık 2023’te kendisine annesini ve kardeşini götüren kolon kanseri tanısı konduğunu söyledi. Onur Cevheroğlu, ailesinde ilk kez kolon kanserine annesi Sadiye’de rastlandığını söyledi. Daha sonra ağabeyi Ferhat’a da aynı teşhisi konduğunu belirterek, şunları söyledi: “42 yaşımdayken annemi bu hastalıktan kaybettim, kardeşimi ise 24 yaşımdayken. . Annemi kaybettiğimde 2, kardeşimi kaybettiğimde 18 yaşındaydım. Kardeşime teşhis konulduktan sonra kolonoskopi yaptırdım ve temiz çıktı. Daha sonra başka test yapmadım. Aralık 2023’te apandisit ameliyatı geçirdim ve bu süreçte yaşadığım zorluklardan dolayı kolonoskopi yapıldı ve bana kolon kanseri tanısı konuldu. Şans eseri oldu. 3. Aşamaydı.
2024 Ocak ayında İzmir hastanesine geldim. prof. Dr. Cem Terzi beni ameliyat etti ve ardından memleketime döndüm. Ameliyattan sonra Diyarbakır’da kemoterapi gördüm. 12 kürden sonra her 3 ayda bir kontrole çağrıldım. Takip amaçlı yapılan PET-CT’de lenf düğümlerinde nüksetme olduğu ortaya çıktı ve geçen Aralık ayının sonunda tekrar ameliyat masasına yatırıldım. Artık iyiyim. Üç erkek kardeşim var, biri kız kardeşim. Herkese kolonoskopi yapıldı ve normal çıktı. Ancak bu sefer tedbirlerimizden vazgeçmeyeceğiz ve gerekli kontrolleri ivedilikle yaptıracağız. Başıma gelenlerden sonra kontrollerin ne kadar önemli olduğunu bir kez daha anladım. Kendimize arabalarımız kadar değer vermiyoruz, arabalarımızı muayene ettirerek kendimizi yok sayıyoruz. Ancak yılda bir kez check-up yaptırırsak hiçbir şey kaybetmeyeceğiz ama sağlığımıza ve hayatımıza kavuşacağız” dedi.
KIZIL BAĞIRSAK KANSERİ ARTIK SADECE YAŞLANMA HASTALIKLARI DEĞİLDİR
Acıbadem Şehir Hastanesi genel cerrahi uzmanı ve kolorektal cerrahı Prof. Dr. Cem Terzi ise hastası Onur Cevheroğlu’nun kolon kanserinin gençliğinde örnek bir vaka olduğunu söyledi. Prof. Cevheroğlu’nun tek şikayetinin karın ağrısı olduğunu, apandisit ameliyatı sonrasında ağrının geçmemesi üzerine kolonoskopide tesadüfen teşhis konulduğunu ifade etti. Dr. Sarto şöyle devam etti:
“Hastamızın durumu şu anda iyi. 18-19 yaşlarında ilk kez yapılan muayenede her şey normaldi ancak bir daha tekrarlamadı. Ancak genetik risk varsa kolonoskopi yapılıyor. Sağlıklı kişilerde 5 yılda bir, bu kişilerde ise 2 yılda bir yapılması gerekiyor.” Bu vaka bize erken tanıda kolonoskopinin önemini göstermeye yeterlidir. Artık bir noktadayız. Kolorektal kanseri sadece yaşlıların hastalığı olarak görmememiz gereken yerde, genç yetişkinler için de alarm zilleri çalıyor! Artan vaka sayısıyla başa çıkabilmek için erken yaşlarda ortaya çıkan kolon kanserinin nedenlerini anlamak gerekiyor.
Genç başlangıçlı kolorektal kanser olarak da adlandırılan erken başlangıçlı kolorektal kanser, 50 yaş altı kişilerde teşhis edilen kolon kanseri olarak tanımlanmaktadır. Erken başlangıçlı kolorektal kanserler dünya çapında artış göstermektedir. Amerika Birleşik Devletleri’nde (ABD), 2030 yılına kadar 20 ila 49 yaş arası bireylerde kansere bağlı ölümlerin önde gelen nedeninin kolorektal kanser olacağı tahmin edilmektedir. Bu çok yeni ve korkutucu bir gelişmedir. Ülkemizde kanser istatistikleri istenilen düzeyde değildir. Bu yüzden Batılı kaynakları sıklıkla kullanıyoruz.
Amerikan Kanser Derneği’nin 2023 yılında yayınladığı bir araştırmaya göre, 1995 yılında kolorektal kanserli her 10 hastadan biri 55 yaşın altındayken, bugün tanı konulan hastaların beşte biri bu yaşın altındadır. Bir diğer endişe verici durum ise ileri evre kanser vakalarının artmasıdır. Kolonoskopi, kanser öncesi lezyonları tespit edip ortadan kaldırabilen bir tarama yöntemi olmasına rağmen, erken evre tanılardan ziyade ileri vakaların oranı artıyor. Ancak kolonoskopi kolorektal kanserin önlenmesi ve erken teşhisi için mükemmel bir araçtır. Hiçbir zaman yeterli olamayız. Gelişmiş ülkelerde erken tanı konulan kolon kanseri hastalarında bu hastalıktan tam iyileşme oranı %90’dır. Ne yazık ki hastalara bu imkânı yeterince sunamıyoruz. “
GENÇ HASTALARDA MEVCUT ŞİKAYETLER
Bir hastada rektal kanama ve açıklanamayan demir eksikliği gibi belirtiler varsa yaşı ne olursa olsun kanser olup olmadığının ciddi şekilde araştırılması gerektiğini söyleyen Prof. Cem Terzi şöyle devam ediyor: “Hastaların yüzde 30’unda DNA’daki genetik hasar nesilden nesile aktarılıyor ve bunlar kalıtsal kolorektal tümörlerdir. Hastaların geri kalan %70’inde hava kirliliği gibi çevresel faktörlere bağlı olarak genetik DNA hasarı meydana gelir. Genç hastalarda kolorektal kanserin en sık görülen semptomları karın ağrısı, açıklanamayan kilo kaybı, dışkılama sıklığında, dışkı boyutunda veya görünümünde değişiklik ve rektal kanamadır.
Anal kanama, 50 yaşın üzerindeki yetişkinlerde vakaların %26’sında, genç vakalarda ise %46’sında görülür. Gençler, gençliklerinden dolayı sağlıklı olduklarını varsayma eğilimindedirler. Bu yüzden bazı belirtiler olsa bile ciddiye almıyorlar. Bir diğer sorun ise kişilerin anüs veya dışkılamayla ilgili semptomları ifade etmekten çekinmeleridir. Doktorların genç yetişkinlerde semptomları ciddiye alması gerekir. Genç bir hastayı sadece hemoroid nedeniyle tedavi etmek ve birkaç ay sonra metastatik kolon kanseri geliştirmek son derece istenmeyen bir durumdur. Bu nedenle şikayeti olan bir hastada sadece dışkıda gizli kan testi değil aynı zamanda kolonoskopi de yapılmalıdır.
(İHA)